iklim değişikliği

İklim Değişikliği Şirketler İçin Angarya Değildir

Posted On

Marblesystems Tureks Holding Yönetim Kurulu Başkanı Osman Cavit Turunç, İklim Değişikliği Şirketler İçin Angarya Değildir, ocaklardan çıkan atık mermerlerin katma değerli bir ürün olarak ekonomiye kazandırılmasının önemine vurgu yaparak, sürdürülebilirliğin gelecekte de sağlanabileceğinin altını çizdi. firmaların Ar-Ge çalışmaları ve yenilikçi çözüm arayışları ile sektöre yön vermektedir.

Röportajımıza “Kuruluşundan bu yana Tureks Mermer’in ana felsefesi, Ar-Ge, inovasyon ve sürdürülebilirlik oldu. Ocaklarımızdan çıkardığımız en küçük mermer parçasını değerlendirerek katma değerli ürünler haline getirmeye odaklandık. Bu alanda yaptığımız çalışmaların bütçesini sınırlamadık. Çevre konusundaki hassasiyetlerimizi koruyarak aynı zamanda verimlilik ve karlılığımızı artıracak çözümler üretiyoruz” sözleri ile başlıyor Marblesystems Tureks Holding Yönetim Kurulu Başkanı Osman Cavit Turunç.

İklim Değişikliği Şirketler İçin

“Mermer ocaklarımızdan çıkan yüzde 20’lik kusursuz blok mermer yerine atık olarak kabul edilen kalan yüzde 80’ini işleyerek geri dönüşüm, atık yönetimi, enerji tasarrufu ve verimliliği tüm çalışanları ile birlikte üretimin her aşamasında uygulayan, çevre ve iklim kültürüne sahip, bu değerleri gözeten bir şirketiz” diyerek sözlerine devam ediyor.

Türkiye’nin en eski taş şirketlerinden biri olarak 1982’den beri mermer, kireç taşı, traverten, oniks ve klasik mermer sektöründe faaliyet gösteren Tureks, ürünlerine değer katacak Ar-Ge çalışmaları ile doğal taş kaplama pazarında akımı belirleyerek sektöre liderlik ediyor. Geri dönüşüm, atık yönetimi, Ar-Ge, inovasyon ve enerji verimliliği Tureks’in sürdürülebilirlik anlayışının temelini oluşturuyor. Marblesystems Tureks Holding Yönetim Kurulu Başkanı Osman Cavit Turunç ile mermer sektöründe sürdürülebilirlik, yeşil dönüşüm, Ar-Ge ve verimliliği tüm detayları ile konuştuk:

Daha az problemli bir çevre, daha fazla ve daha uzun süreli getiri demek

“Ülkemizde hala çevre ve ekonomi ilişkisi anlaşılabilmiş değil. Hammaddemizi daha az enerji kullanarak en iyi ve en karlı şekilde değerlendirmek şirket kültürü olarak yaygınlaşmalı. Şirketlerin ana işi aslında bu olmalı. İklim Değişikliği Şirketler İçin Angarya Değildir, çevreye duyarlı çalışmalar ve finansmanına önem vererek bu konuyu daha iyi hala getirebilirler. Bu konu sadece bir kesimin ilgilendiği ya da ‘boş’ insanların uğraştığı işler olarak görülmemeli. Daha az problemli bir çevre, daha fazla ve daha uzun süreli getiri demektir. Ayrıca, maliyetleri düşürmenin ve karlılığın yolu, yeşilin kurallarına uymaktan geçiyor. İş dünyasında ve sanayicilerde bu alandaki çalışmaların maliyetleri yükselteceğine yönelik bir düşünce hakim. İş dünyasına, sektör temsilcilerine ve STK’larına atacağımız her olumlu adımın fayda ve kar sağlayacağının anlatılması lazım. Sektörler bu konuda diğer sektörlere atıfta bulunarak, sorumluluğu üstüne almak istemiyor. Oysa önümüzde hepimizi yakından ilgilendiren bir sorun ve aynı anda yapılması gerekenler var. Şirket olarak mottomuz, bu çalışmaların bizim için bir angarya olmadığıdır. Amacımız tüm yöndeki çalışmalarla maliyetleri düşürmek, aynı zamanda verimliliği ve karlılığı artırmak.”

Küçük detaylarla büyük sonuçlar elde edebiliriz

“Mermer sektörü yüksek enerji tüketimi yapan bir iş alanı. Bu nedenle enerji tasarrufu ve verimliliği şirketimiz açısından önem taşıyor. Bu amaçla ocaklarda ve fabrikamızda üretim yöntemlerine yönelik Ar-Ge çalışmaları yaptık ve patentli modeller geliştirdik. Öncelikle ocaklarda çıkan ve atık olarak nitelenen molozların değerlendirilmesine odaklandık. Şirket kuruluşumuzdan bu yana ana motivasyonumuz bu oldu ve bu alanda kendimizi geliştirdik. Çünkü çıkarılan molozların değerlendirilmesi yeşile uyumlu bir üretim için çok önemli. İkinci çalışma konumuz ise enerji tasarrufuna yönelikti. Sektörümüzde bugün hala ocaklarda molozları değerlendirilmek için kullanılan Este makinası, fabrikalarda blok kesiminde kullanılıyor. Bu çok ciddi bir enerji ve verimlilik kaybına yol açıyor. Blok mermerin katrakt dediğimiz makinalarda, Este’nin de molozlarda kullanılması gerekiyor. Şirket olarak geliştirdiğimiz Moska ve Boska ismiyle de patent aldığımız yöntemlerle, küçük detaylardan büyük sonuçlar elde etmeyi başardık. Moska, fabrikalarımızda 1 metreküp mermerden alınan metrekare verimliliğini Boska ise ocaklarımızdaki blok verimliliğini artırıyor. Bu üç yöntem Tureks Mermer’in iklim değişikliğine yönelik yaptığı çalışmaların temelini oluşturuyor.”

Mermerin atık kabul edilen yüzde 80’ ne konsantre olduk

“Ocaklardan çıkan mermerin sadece yüzde 20’si kusursuz üründür. Kalan yüzde 80’i atık olarak kabul edilir. Tureks olarak biz bu yüzde 80’lik dilime konsantre olduk. Ar-Ge ve inovasyona yönelik çalışmaları bu atık malzeme üzerinden yaptık. Yaptığımız iş bir tarafıyla aslında atık yönetimi. Atık mermeri değerlendirerek ekonomiye dönüştürüyoruz. Bu konuda Manyas ocağımızı, sıfır atığa ulaşma noktasında sektöre örnek gösterebiliriz. Çıkan mermerin yüzde 20’sinden plaka yapıyoruz. Kalanın yüzde 40’ını ebatlı ürünler, yüzde 20’sini mozaik, yüzde 20’sini ise çimento işlemede kullanıyoruz. Manyas ocağındaki atık mermerden üretilen ürünler satışın yüzde 15’ini karşılık gelir. Yüzde 20’lik kısımdan elde edeceğimiz oran ise sadece yüzde 5. Üç ocakta kurulan böyle bir organizasyon satışların yüzde 50’lik kısmına denk gelir ki bu da çok ciddi bir getiridir. Ayrıca kar marjı en yüksek ürün grubumuzda bu ürünlerden oluşuyor. Doğru yöntemlerle çalıştığınızda hem çevreye saygılı bir üretim hem de yüzde 3-5 oranında karlılık artışı sağlayabilirsiniz.”

< >